FAO – Doğu Avrupa ve Kafkaslarda başlıca zararlı ve hastalıklar ile Entegre Zararlı Yönetimi
Giriş
Entegre Zararlı Yönetimi (EZY), birkaç on yıldır bilinmekte, fakat insanlar tarafından farklı biçimlerde yorumlanmakta ve kullanılmaktadır.
FAO’nun EZY Tanımı: ‘‘Entegre Zararlı Yönetimi (EZY), mevcut tüm zararlı mücadele tekniklerini dikkatlice değerlendirerek, zararlı popülasyonlarının artmasını engelleyecek uygun
önlemlerin entegre edilmesiyle, pestisitler ve diğer müdahaleleri ekonomik açıdan meşru seviyelerde tutmak, insan ve hayvan sağlığı ile çevre risklerini azaltmak veya asgariye düşürmek demektir. EZY, tarımsal ekosistemlere mümkün olan en az müdahale ile sağlıklı bitki gelişimini vurgular, doğal zararlı mücadelesi mekanizmalarını öne çıkarır.’’
Diğer bir deyişle, mevcut tüm mücadele seçenekleri (ör. kültürel, fiziksel, biyolojik, kimyasal) çiftçiler tarafından değerlendirilmeli, ve uygun biçimde kullanılmalıdır. Ayrıca, zararlı popülasyonlarının gelişimini yavaşlatmaya yardımcı tedbirleri de kapsar (ör. önleme, izleme, tahmin, erken teşhis). EZY’nin önemli bir özelliği, her türlü müdahale için önce detaylı bir karar verme süreci yapılmasıdır. Alınan her karar, hem ekonomik hem de ekolojik açıdan meşrulaştırılmalıdır. Dolayısıyla, öncelik, önleme ve alternatif mücadele taktiklerine verilmelidir. EZY’nin ilkeleri ve daha detaylı örnekler, aşağıda verilmiştir:
EZY’yi Uygun Bağlama Oturtmak
EZY, doğal ve sosyo-ekonomik koşullarının yanı sıra, tarımsal gelişmişlik düzeyi de birbirinden farklı olan çeşitli bölgeler ve ülkelerde kullanılmaktadır. Fakat, bitkisel üretim ve bitki koruma başarısı, EZY uygulanan neredeyse tüm koşullarda elde edilebilir. EZY, kurallar ve kaidelere sıkıca bağlı olan basit bir yaklaşım değil, kimyasal kullanımını azaltan ve sürdürülebilir üretimde daha fazla gıda güvenliği sağlayan çeşitli ilkeler, stratejiler ve taktikleri kapsayan çevresel bir yaklaşım çerçevesinde atılan adımlardır. EZY’yi mümkün olduğunca etkili hâle getirmek için, yerel/bölgesel koşullara uyarlanması gerekir.
Mekansal boyutta EZY: ayrı ayrı çiftlikler değil, arazi yapısını düşünmek
Farklı habitat çeşitleri (ör. tarım alanları, yarı-doğal çevreler), mekansal düzeyde tanımlanabilir. Bunlar, birçok canlı için yaşama, üreme ve kışlama alanı sunar. Zararlılar, yeni ekilen bitkileri istila edebilir, farklı habitatlara yayılabilir ve böylece ciddi nüfus yoğunluklarına ulaşabilir. Aynı şey, bunların doğal düşmanları ve rakipleri için de geçerlidir. Dolayısıyla, hem zararlı hem de faydalı çeşitli canlı türlerinin belirli bir alandaki miktarı ve yayılımı, çevresindeki habitatlar ve bu habitatlarda uygulanan yöntemlerden de etkilenecektir.
Zamansal boyutta EZY: tek bir yetiştirme sezonu yerine ürün yetiştirme sistemleri düşünmek
Yetiştirilen tek yıllık ve çok yıllık bitkiler, çeşitli zararlılar ve hastalıklara ev sahipliği yapar, ve tarlada yabancı otların çıkmasına müsaade eder. Tarla ekinleri söz konusuysa, aynı alanda her sene farklı bitkiler yetiştirmek (ekim nöbeti), zararlıların yaşam döngüsünü kırarak, bir sonraki dönemde zararlı baskısını azaltabilir. Çok yıllık bitkilerde, meyve bahçeleri dâhil, belirli bir sene var olan zararlıların yoğunluğu, bir sonraki sene yaşanacak ilk zararlı istilâsının şiddetinde belirleyici bir etkendir. Dolayısıyla, ekim nöbeti ve/veya diğer zararlı yönetim tedbirleri, zararlıların yetiştirilen bitkiler üzerindeki varlığına, zaman ölçeğinde de etki edecektir. EZY, bu bağlamda, aynı alanda belirli bir sene yetiştirilen yalnızca tek bir bitki türünde değil, birkaç yıl içinde oturtulan ekim sistemleri için mâkul bir zararlı mücadelesidir. Bu, faydalı canlılar için de geçerli ve uygulanabilir bir yaklaşımdır. Dolayısıyla, EZY, zaman-mekan bağlamında ele alınmalıdır.
EZY Uygulamalarının Genel İlkeleri
Zararlı organizmaların engellenmesi ve/veya bastırılması, çeşitli seçeneklerin bir arada kullanılmasıyla hedeflenmeli ve başarılmalıdır:
- Ekim nöbeti ve ara ekim;
- Uygun işleme tekniklerinin kullanılması (ör. tohum yatağı hijyeni, ekim/dikim zamanı ve bitki yoğunluğu, ara tohumlama, asgari toprak işleme, budama ve anıza doğrudan ekim);
- Uygun durumlarda, dirençli/dayanıklı bitki türleri ve standart/sertifikalı tohum ve ekim/dikim malzemeleri kullanmak;
- Dengeli bir besin kaynağı ve su yönetimi sağlamak;
- Tarla sağlığı ve hijyen önlemleri alarak, zararlı canlıların yayılmasını engellemek (ör. hasta bitkilerin, bitki kısımlarının, bitkisel artıkların ayıklanması ve makineler ile ekipmanın düzenli olarak temizlenmesi);
- Faydalı canlıları korumak ve zenginleştirmek (ör. üretim alanının içinde ve dışında, ‘‘ekolojik hizmetler’’den faydalanmak.
İzleme
- Zararlı canlılar, mümkün olduğu takdirde, uygun yöntemler ve araçlarla izlenmelidir. Arazi gözlemleri (ör. zararlıların görünmesi, semptomların ortaya çıkması) ve uygun durumlarda bilimsel uyarı, tahmin ve erken teşhis sistemleri (tuzaklar, meteoroloji istasyonları, vb.) kullanılmalıdır. Profesyonel, kalifiye uzmanlardan düzenli olarak danışmanlık almak da önerilir. (İzleme konusunda daha detaylı bilgi için bir sonraki bölüme bakınız.)
Uygun karar-verme süreçleri
- İzleme süreçlerinin sonuçlarına ve yerel koşullara (ör. ekim sistemi, iklim) dayanarak, zararlı yönetimi ihtiyacı, zamanlaması ve yöntemleri hakkında düzgün kararlar verilmelidir. Mümkünse, zararlı canlılar için eşik değerler belirlenmeli ve göz önüne alınmalı, herhangi bir uygulama yapmadan önce üretim koşulları dikkate alınmalıdır.
Kimyasal-olmayan bitki koruma tedbirleri
- Sürdürülebilir, fiziksel, biyolojik ve diğer kimyasal-olmayan yöntemler, tatmin edici zararlı kontrolü de sağlıyor ise, kimyasal çözümlere tercih edilmelidir. Kimyasal pestisitler, canlılara zehirli olmaları için tasarlandıkları, çevreye yayıldıkları ve gıda ürünlerine uygulandıklarından, ancak son çare olarak kullanılmalıdır; yalnızca, kimyasal-olmayan bir alternatif kalmadığı zaman, ve ekonomik anlamda meşru ise. Eğer pestisit kullanımı öngörülüyorsa, bir zararlı yönetim planı erkenden hazırlanmalıdır.
Belirli pestisitler
- Mevcut EZY yaklaşımları detaylıca gözden geçirildikten sonra, kimyasal pestisit kullanımı yine de gerekli görülür ise, kullanılacak pestisitin seçiminde dikkatli ve bilgili bir değerlendirme yapılmalıdır. Hesaba katılması gereken etkenler şunları kapsar: kullanıcılar üzerindeki riskler ve zarar, ürünün seçiciliği ve hedef-dışı canlılar üzerindeki riskler, çevrede kalıcılık oranı, hedef canlıların direnci veya direnç geliştirme olasılığı. Uygulanacak pestisit, mümkün olduğu kadar hedef canlılara yönelik olmalı, insanlar, hedef-dışı organizmalar (ör. avcılar, parazitler, tozlayıcı böcekler) ve çevre (ör. toprak, su) üzerinde asgari etki yaratmalıdır. Kullanımı en az seviyede olmalıdır, örneğin, uygulama sıklığı azaltılmalı veya kısmi uygulama yapılmalıdır. Eğer kimyasalların tekrarlanması meşru ve gerekli ise, mevcut ürünlerin etkinliğini garanti altına almak için uygulanacak bir anti-direnç stratejisi olarak, farklı etki şekli olan pestisitler uygulanmalıdır (bkz. WHO ve EPA toksisite sınıflandırma sistemleri).
- Ürünler, uygulanacakları ülkede kayıtlı olmalı, eğer ruhsatı yok ise, ilgili ulusal yetkililer tarafından özel izin verilmiş olmalıdır. Herhangi bir pestisitin kullanımı, hedeflediği bitki-zararlı kombinasyonu da dâhil olmak üzere, tüm tescil şartlarını yerine getirmelidir.
Değerlendirme
- Geçmiş pestisit kullanım kayıtları ve zararlı canlı izleme sonuçlarına dayanarak, uygulanan bitki koruma tedbirlerinin verimliliği kontrol edilmeli ve değerlendirilmelidir. Bu, kazanılan bilgi ve tecreübe sayesinde, çiftçilerin gelecekte uygulayacağı zararlı mücadele yöntemlerini iyileştirecektir.
Yukarıdaki ilkelere ek olarak, EZY uygulama ve geliştirmeyi etkileyen anahtar etkenler, çiftçi topluluklarının bilgi ve kapasitesidir. EZY, yerel tarım ekosistemlerini, mekanizmaları, zararlıların biyolojisini ve doğal düşmanlarını, vb. anlamadan, başarıyla uygulanamaz. Çiftçiler, bilgilerini geliştirmek için eğitim programlarına katılmalı ve uzmanlardan danışmanlık almalı, geliştirme sürecine dâhil olmalıdır. Birbirleriyle iletişimde olmaları, sorunları tartışarak deneyimlerini paylaşmaları da önemlidir (topluluk-temelli öğrenim), ve düzgün karar-verme süreçlerine olumlu katkı sağlar.
EZY’nin başlıca faydaları
- İnsan sağlığı ve çevre (ör. su kaynaklar, tozlayıcı böcekler) risklerini azaltır
- Zararlıların pestisit bağışıklığı geliştirmesini geciktirir
- Bitki korumada maddi tasarruf sağlanır
- Tarımsal üretimin halk üzerindeki imajı iyileşir
Seçilmiş Kaynaklar:
AGP – Integrated Pest Management
http://www.fao.org/agriculture/crops/core-themes/theme/pests/ipm/en/
Dir. 2009/128/EC
ENDURE Ağı
Environmental and Social Management Guidelines
http://www.fao.org/3/a-i4413e.pdf – Bkz. EK 1
Environmental and Social Standards
http://www.fao.org/environmental-social-standards/en/
The International Code of Conduct on Pesticide Management
www.fao.org/fileadmin/templates/agphome/documents/Pests_Pesticides/Code/CODE_2014Sep_ENG.pdf
EZY’de İzleme
Uygulanacak zararlı yönetim taktiklerine ilişkin verilecek herhangi bir karardan önce, arazideki organizmaların ve koşulların eksiksizce tanımlanması gerekir. Ayrıca, organizmaları sınıflandırırken ve ‘‘zararlı’’ olarak tanımlarken, dikkatli davranılmalıdır.
FAO’nun ‘‘Zararlı’’ Tanımı: ‘‘Zararlı, bitkilere ve bitkisel ürünlere, malzemelere veya çevreye zarar veren herhangi bir bitki, hayvan veya patojen ajan türü, ırkı veya biyotipidir, ve ayrıca insan ve hayvan hastalıklarına neden olan parazit ve patojen taşıyıcıları ile halk sağlığı kaygısı yaratan hayvanları da kapsamaktadır.’’ [2014’te yenilenmiş Pestisit Yönetimi Davranış Kuralları]
Tüm zararlıların bütünüyle kontrol altında tutulması, birçok durumda ne gereklidir, ne de EZY’ye uygundur. Neredeyse tüm ürün bitkileri, gücünden ve hasılatından ciddi oranda taviz vermeksizin, belirli bir ölçüde zarara dayanabilir. Bu doğrultuda, bitkilerin dayanabileceği zararlı yoğunluklarına dair değerlendirmeler, önceden yapılmalıdır. Belirli bir mücadele yönteminin kendini amorti edeceği noktayı belirlemek amacıyla, bazı ekonomik kavramları bilmek faydalıdır:
- Ekonomik Zarar (EZ): ürüne gelen zararın, mücadele yönteminin masraflarına denk geldiği noktada başlar.
- Ekonomik Hasar Seviyesi (EHS): EZ’ye yol açacak en düşük zararlı popülasyon yoğunluğudur.
- Ekonomik Eşik (EKE) veya Eylem Eşiği (EYE): artan zararlı nüfusunun (hasar), EHS’ye ulaşmasını engellemek amacıyla, mücadele eylemini başlatacak zararlı popülasyonu yoğunluğudur. Bir mücadele uygulamasının kârlı olabilmesi için, veya en azından başa baş gelmesi için, EKE’nin, EHS’nin altında olması gerekir.
Bir zararlı, ekonomik anlamda önemsiz olabilir (ekonomik seviyenin devamlı altındadır), sık görülmeyebilir (normalde EHS’nin altındadır, fakat eşik düzeyini zaman zaman geçebilir), ve ciddi olabilir (düzenli olarak yüksek seviyelere çıkar ve mücadele edilmez ise ciddi zarara yol açabilir). Günümüzde EZY’de kullanılan birçok gerçek eşik, basit bir sabit seviyeden çok daha dinamik ve karmaşıktır. Eylem eşikleri, bir ürünün atlattığı zararlı aşamaları, ürünün aldığı zarar, veya tuzaklar ya da diğer numune alma yöntemleriyle belirlenen nispi zararlı faaliyeti ölçümleriyle ifade edilebilir.
İzleme
Zararlı istilâlarını önlemek amacıyla tedbirler alındıktan sonra, doğru tanımlanan türlerin görülme sıklığı, zararlı mı yoksa faydalı mı olduğu, zararlıların neden olduğu hasar, bitki özellikleri, ve çevresel etkenleri düzenli olarak kontrol etmek, önemlidir. Bu izleme prosedürü, EZY programlarının temel öğelerindendir. Erken tespit sağlar, istilâların ciddiyetini derecelendirir ve gelecek popülasyonlar için tahminler sunar. Dolayısıyla, ekonomik kayıp yaşama ihtimalini düşürür. Düzenli izleme, kullanılan mücadele stratejisinin başarısını ölçmekte de faydalıdır. Fakat, izleme yöntemleri, karşılaşılan zararlılara ve koşullara göre değişiklik gösterir. Nitekim, çeşitli türler için geliştirilen bu yöntemler, yerel koşullara uyarlanmalıdır. Eğer izleme çalışmaları dikkatlice gerçekleştirildiyse, daha önce yürütülmüş zararlı mücadele eylemlerinin değerlendirmesi ve/veya zararlı mücadele taktiklerinin uygulanmasına (veya uygulanmamasına) ilişkin alınmış kararlar, nasıl bir yol izleneceğini belirlemekte yeterli olabilir.
Herhangi bir araziye girdikten sonra mutlaka izlenmesi gereken genel prosedürler bulunmaktadır:
- Arazi, keşif raporu formunda uygun biçimde tanımlanmalı ve mevcut tüm veriler belirtilmeli
- Tarih ve günün saati kaydedilmeli
- Hava koşulları kaydedilmeli
- Bitkinin hangi büyüme aşamasında olduğu kaydedilmeli
- Genel toprak ve bitki durumu kaydedilmeli
- Söz konusu zararlı(lar) için önerilen numune alma yöntemi ve örüntüsü kullanılarak arazi örnekleri, ve, gerektiği taktirde, (olası) zararlılar ve/veya hasarlı bitkilerden (bitki kısımlarından) daha sonra incelenmek üzere numune toplanmalı
- Keşif raporlarının sonuçları, belirli zararlı(lar) için hazırlanan kayıt birimlerine işlenmelidir.
Günümüzde, sahada keşfi yapan kişinin kullanabileceği, basitten karmaşığa birçok araç ve teknik bulunmaktadır. Kullanılacak teçhizat ve yöntemin, yalnızca mevcut duruma bağlı olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle, etkili ve güvenilir bir izleme için, kullanılacak yöntemlere dair bilgi birikimi ve doğru yöntem seçimi, önem taşımaktadır.
Örneğin, uygulamada, bazı zararlıların takibini sağlayan tuzaklar (ışık, renk feromon, vb), sıklıkla kullanılır. Eğer doğru kullanılırlarsa, popülasyon faaliyetlerini kontrol etmek ve eylem eşiğini belirleyecek bilgiye erişmekte fayda sağlayacaklardır.
Feromon tuzaklarına, izleme için kullanılan bir tuzak türü olarak, bu broşürde sıkça değinilmektedir. Bu doğrultuda, kullanımlarına dair önemli bazı talimatlar, şöyle özetlenebilir:
- Tarlada tuzağa düşüreceğiniz hedef türleri dikkatlice seçin
- Türün ortaya çıktığı zamana ilişkin bilgi taraması yapın (literatür, yerel veriler, vb.), ve öngörülen çıkış zamanından 1-2 hafta önce tuzakları yerleştirin
- Hakiki tuzaklar ve yemler kullanın (yemleri kullanmadan önce derin dondurucuda muhafaza edin)
- Tuzakları, yerleştirilecekleri noktada hazırlayın
- Feromon tuzağını nasıl yerleştireceğinize dair talimatları okuyun (ör. bitki boyu)
- Yerleştireceğiniz tuzakların sayısını belirlemek için, söz konusu alanın büyüklüğünü göz önüne alın (belirli bir bitkide fayda etmesi amacıyla, tek bir zararlı türü için minimum 10-15 m. aralıklarla konumlanmış en az iki tuzak önerilir)
- Tuzakları, mümkün olduğu kadar sık ve düzenli kontrol ederek, rakamları kaydedin (en az haftada bir defa)
- Tuzakları ve/veya bileşenlerini (ör. yapışkanlı kağıt, yem) talimatlar doğrultusunda yenileyin ve tekrar kullanmayın
- Gözlem (tuzağa düşürme) dönemi sona erdiğinde, arazideki tüm tuzakları ortadan kaldırın
Tuzak tasarımı örnekleri:
Seçilen Kaynaklar ve Ek Bilgiler:
FAO bitkisel hijyen terimleri sözlüğü:
FAO Glossary of phytosanitary terms:
http://www.fao.org/docrep/w3587e/w3587e01.htm
Idaho Üniversitesi – Tarım ve Yaşam Bilimleri, Entegre Zararlı Yönetim Kavramları:
University of Idaho – College of Agricultural and Life Sciences Concepts of Integrated Pest Management:
http://www.cals.uidaho.edu/potatoes/PotatoProductionSystems/Topics/IntegratedPestManagement.pdf
CSALOMON®- Ticari feromon ürünleri internet sitesi:
CSALOMON®-Commercial website for pheromones:
Minnesota Üniversitesi – Özel Pestisit Uygulama Eğitim Rehberi:
Universityof Minnesota – Private PesticideApplication Training Manual:
http://www.extension.umn.edu/agriculture/pesticide-safety/ppat_manual/Chapter%201.pdf
Maryland Üniversitesi – Entegre Zararlı Yönetimine Genel Bakış:
University of Maryland – Integrated Pest Management Overview:
http://www.udel.edu/IPM/cca/ipmoverview.html
Uluslararası Bitki Koruma Sözleşmesi (IPPC) – Uyarlanan Standartlar (ISPM’ler)
International Plant Protection Convention (IPPC) – Adopted Standards (ISPMs):
https://www.ippc.int/en/core-activities/standards-setting/ispms/
Jenser, G. (Ed.) (2003): Integrált növényvédelem a kártevők ellen. Mezőgazda Kiadó, Budapest. The Pesticide Environmental Stewardship (PES) İnternet sitesi:
http://pesticidestewardship.org/ipm/Pages/Monitoring.aspx
Radcliffe EZY Dünyası Ders Kitabı:
Radcliffe’s IPM World Textbook: