Organik, daha iyi mi?

Kaynak: PAN UK

Çeviren: Emre Rona

Organik tarımda pestisit kullanımına dair tartışmalar sürüyor. Pestisit yanlısı yorumcuların çoğu, organik ürünleri eleştirmekte gecikmiyor ve insan sağlığı ile çevreye, en az organik olmayan ürünler kadar zarar verebileceklerini belirtiyor.

Bu belge, PAN UK’nin bu meseleye ilişkin tutumunu açıklamayı hedefliyor. Bu tartışmalı konuyu çevreleyen yanlış anlaşılmaların da bazılarını açıklığa kavuşturmayı amaçlıyor.

İrdelenmesi gereken çeşitli meseleler, aşağıda belirtilmiştir.

Organik tarımda ne kadar (kaç adet) pestisit kullanılıyor?

Birçok insan, organik çiftçilikte hiç pestisit kullanılmadığı yanılgısına düşmektedir. Fakat unutmamak gerekir ki, organik çiftçiliğin pestisit kullanımına bakış açısı, konvansiyonel çiftçilikten tamamen farklıdır.

Pestisit onay veritabanına göre, AB’de güncel olarak onaylanmış 490 pestisit maddesi vardır, ve bunların yalnızca 28’i, organik tarımda kullanım için onaylanmıştır.

Tablo 1: Organik tarımda kullanım için onaylanmış pestisitlerin sayısı.


AB konvansiyonel tarımı için onaylanmış AB organik tarımı için onaylanmış
AB-onaylı aktif maddelerin toplam sayısı 389 35
bunların arasında:

Belirlenmiş bir toksisitesi olmayanlar 49 24
şöyle sınıflandırılmıştır:

Akut Toksisite Sınıf 1+2+3+4, toplamı 5+17+26+78, 102 0+0+2+2, 3
Kategori 2 kanserojen 28 0
Üreme hücresi mutajeni Kategori 2 2 0
Üreme sistemi toksisitesi Kategori 1B + 2 5+23 0
Değiştirme 1 adayı

Düşük ADI / ArfD / AOEL 20 0
İki KBT (Kalıcı, Biyobiriken, Toksik) kriterini karşılayan 1 57 1
Üreme sistemi toksisitesi 1B 5 0
Endokrin sistemi bozucu 5 0

Aktif maddeler AB’de onaylanmıştır ve önemli toksikolojik özellikler ise EFSA risk değerlendirmelerine göre verilmiştir. Veriler, AB pestisitler veritabanı [112] ve 889/2008 sayılı Komisyon Tüzüğü (birleştirilmiş versiyon 2016-05-07) EK II, Bölüm 1-3 [113]’ten (2016 tarihli, organik gıda ve organik tarımın insan sağlığına etkileri adlı Avrupa Parlamentosu raporundan alınmıştır) derlenmiştir.

Organik tarımda kullanılan pestisitler, insan sağlığı veya çevre için bir endişe konusu mudur?

Büyük ölçüde hayır, değildir. Organik tarımda kullanımı onaylanmış 28 pestisitin büyük bir kısmı, tüketicilere ve çevreye karşı düşük toksikolojik özelliklere sahiptir. Bu, pestisitlerin yapısından, ya da kullanım şeklinden ötürüdür.

Yabani nane (Spearmint – Mentha spicata), limon çimeni (Citronella – Cymbopogon nardus), kuartz kumu ve benzerleri, herhangi bir toksik etkiye sahip değildir. Demir, potasyum, bikarbonat ve bitkisel yağlar ise, insanların da beslenme düzeninin bir parçası olup, herhangi bir toksisiteye neden olmaz.

Organik tarımda, piretroidler, feromonlar ve deltametrin gibi, onaylı bazı sentetik pestisitler yer alabilir, fakat bunlar yalnızca böcek tuzaklarında kullanılır, toprağa veya bitkilere uygulanmaz. PAN UK’yi endişelendiren iki pestisit, piretrinler ve bakırdır. Bunların organik tarımda yasaklandığını görmeyi umuyoruz.

Organik tarımda kullanımı onaylanmış etken maddeler için tıklayınız.

Pestisitler, organik tarım ile konvansiyonel tarımda aynı şekilde mi kullanılır?

Organik tarım, zararlı ve hastalık mücadelesinde ağırlıklı olarak önleyici tedbirlere bel bağlar. Dolayısıyla, pestisit kullanımı, konvansiyonel tarıma göre çok düşüktür. Dünya üzerindeki tüm tarım faaliyetleri organik olarak yürütülseydi, pestisit kullanımının %98 düşeceği tahmin edilmektedir.

Organik ürünlerde kullanılacak pestisitler, önce onaylanmalı ve kullanımı meşrulaştırılmalıdır. Bu meşrulaştırma, çiftçinin önce kimyasal-olmayan önleyici yöntemler kullanıp kullanmadığına göre belirlenir, ve belirli bir sorun için yalnızca son çare olarak uygulanır.

Organik ürünlere daha az sayıda ve miktarda pestisit uygulanır ve konvansiyonel tarımın aksine, pestisitlerin organik tarımda rutin bir uygulama prosedürü yoktur. Organik tarım ile konvansiyonel tarım arasındaki en büyük fark da budur. Ayrıca, tohumlarda engelleyici amaçlı kaplama olarak da kullanılmazlar.

Organik tarım, çevre için daha mı iyidir?

PAN UK, hem kendi toprakaları, hem de çevreleri için iyi şeyler yapan, biyoçeşitliliği, toprak sağlığını ve su kalitesini artırmaya çalışan konvansiyonel çiftçiler de olduğunu kabul eden ilk kurumdur. Fakat genele baktığımız zaman, organik tarımın, organik olmayan tarıma kıyasla çok daha fazla çevre faydası olduğu da ortadadır.

Söz konusu faydalardan önemli bir tanesi, organik çiftliklerin, kuşlar, arılar ve diğer tarım bölgesi canlıları için yaşam alanı ve besin sağlayan yabani otlar ve bitkiler bakımından, çok daha fazla çeşitliliğe sahip olmasıdır.

Organik gıda, sağlığınız için daha mı iyidir?

Bu konuda yeterince güvenilir araştırma yapılmadığı için, organik beslenmenin özgün sağlık faydaları olduğunu kanıtlamak, henüz mümkün değildir. Fakat, organiğin konvansiyonele kıyasla çok üstün olduğu bir mesele, tükettiğimiz gıdalarda bulunan pestisit kalıntılarıdır.

Birleşik Krallık’ta, tüketicilere sunulan konvansiyonel meyve ve sebzenin yaklaşık %60’ında pestisit kalıntılarına rastlanmaktadır. Bunların çoğu, birden fazla pestisit kalıntısı barındırır, ki bu da her ısırıkta bünyemize geçen bir kalıntı kokteyli demektir. Öte yandan, organik ürünlerde hemen hemen hiçbir zaman, saptanabilir bir pestisit kalıntısı bulunmamaktadır. Organik ürünlerin üzerinde kalıntı tespit edilen nadir durumlar ise, genelde ya civardaki konvansiyonel tarımdan kaynaklanan çaprazlama, ya da kalıcı pestisitlerin önceden beri çevrede bulunmasından ötürüdür.

Pestisitlere beslenme yoluyla maruz kalmayı azaltmak için organik ürünler tüketmenin etkili bir yöntem olduğu, kabul edilen bir gerçektir.

Sonuç

PAN UK, çeşitli nedenler ile, organik tarımı desteklemektedir:

  • Organik olmayan yöntemlere kıyasla, organik tarımda çok daha az sayıda ve miktarda pestisit kullanılmaktadır.
  • Organik tarım, biyoçeşitliliğe, ve genel olarak çevreye çok daha faydalıdır.
  • Organik ürünler, pestisitlere beslenme yoluyla maruz kalmayı azaltır.
İletişim